Yazmaya başlamak için en iyi konulardan birinin kitaplar olduğunu düşünüyorum. Hali hazırda yazın eserleri olan kitaplar, okuma alışkanlığı gelişmiş olan insanlar için vazgeçilmez bir hayat unsuru. Kendimi böyle insanlar kategorisine koyabilmek öyle çok isterdim ki, ama o seviyeye ulaşabildiğimi sanmıyorum. Özellikle okulun devam ettiği kış aylarında genellikle birden fazla sütundan oluşan makaleler okumaktan, tek sütundan oluşmuş edebi eserler veya genel kitaplar okumak benim için bir lüks halini alıyor. Bunun bir mazeret olmadığını biliyorum tabi ki, olmamalı da. Zaman programlama uzmanları her zaman yanımızda bir kitap taşımamızı öneriyorlar, günün akışı içerisinde beklenmedik sıkıcı boşlukları doldurmanın en iyi yolu da bu olsa gerek gerçekten.
Kitap okuma alışkanlığının oturmuş olmasının yanı sıra, okuma konusunda seçici olabilmenin de önemli olduğunu düşüyorum. Bu konuda seçici olmak oldukça zor bir durum, kapağının altında neler barındırdığını bilmediğiniz bir dünyaya giriyorsunuz ve bazen dünyalar arasında sürükleniyorsunuz. Bir kitabın size neler katacağını ve belki de sizden neler götüreceğini önceden kestirebilmek imkansız. Yine de kişilerin kendilerine göre olan kitap türleri okuması gerektiğini düşüyorum, hele ki kitap okuma alışkanlığının yeni oturmaya başladığı insanlar için bu çok önemli. Aksi takdirde "kitap" onlar için itici bir sözcükten ibaret olarak kalıyor. Geçmişte yazılmış ve günümüzde iyi yazarlar tarafından yazılmaya devam eden, çeşitli özellikleri ile okuyucuyu cezbeden kitapları okumanın zevkini tatmış insanların, yayın evleri tarafından kar amacı güdülerek basılmış, zaman öldürücü kitapları ayırabileceğini düşünüyorum. Yine de bazen kötü bir kitap okumak, iyi kitapların değerini anlamamı sağlıyor.
İçinde bulunduğumuz internet ve televizyon çağında kitap okuma alışkanlığının da gittikçe azaldığını düşüyorum. Bilgiye ulaşmanın oldukça kolay olduğu bu ortamda, aynı oranda bilgiden de uzak tutuluyoruz. İnternette özet halinde bulunan kitaplar, bilimsel konular üzerine verilmiş özet bilgiler, hatta özet olarak sunulmuş ödevler mevcut. Bunların yanı sıra, televizyon ve internette bulunan dikkatimizi cezbeden bir sürü reklam, eğlence ve oyalayıcı diziler de cabası. Bunların hayatımızda hiç yer almaması taraftarı da değilim, sadece çok fazla olmaması gerektiğini düşünüyorum.
Özellikle bir öğrenci için kitap fiyatlarının oldukça yüksek olduğunu inkar etmiyorum. Bu nedenle kütüphane kullanmak, kitap değişimi yapmak buna önerilebilecek güzel çözümlerden. Benim gibi kitabın elinin altında olmasını isteyen insanlar için uygulanabilecek bir diğer yöntem ise sahaflara uğramak. Sahaflardan çok daha ucuza aldığınız, yaşanmışlıkları olan kitapları okumak da en az matbaa kokusu üzerinde olan yeni kitapları okumak kadar zevkli.
Kitaplarla yaşamak dileğiyle...